F Tipi Cezaevlerine Karşı Etkinlikler

Bilindiği gibi 20 Ekim 2000 tarihinden beri sürmekte olan süresiz açlık grevleri ve ölüm oruçları pek çok mahpusun yaşamını yitirmesine, pek çoğunun yaralanması ve sakatlanmasına yol açmıştır.

19 Aralık 2000 tarihli operasyonlarda yaşamını yitirenler dahil toplam 90 kişi yaşamını yitirdi. 400'den fazla tutuklu ve hükümlü wernike- korsakof hastalığına yakalandı. Sayıları 50'ye varan tutuklu ölüm orucu eylemcisi, haklarında Adli Tıp Kurumunun raporu bulunmasına karşın Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun 399. maddesinin yalnızca hükümlülere uygulanabileceği yorumu yapılarak tahliye edilmedi.

İstanbul, Ankara, İzmir ve Antalya Baro başkanları, 29 Kasım 2001 tarihinde, sürmekte olan ölüm oruçlarının sona ermesi ve tecrit koşullarının ortadan kaldırılması için, " Üç kapı Üç Kilit" olarak formüle edilen öneride bulundular. Buna göre, üçer kişinin bulunduğu odaların koridora açılan üç kapısı açılmalı ve gündüzleri tutuklu ve hükümlüler bir arada olabilmeliydi. Böylece 9 kişi birbirlerini görebilecek, konuşabilecekti. Bu öneri, pek çok demokratik kitle örgütü, siyasi parti ve basın yayın organlarındaki yazarlar tarafından olumlu bir öneri olarak değerlendirildi. Tutuklu ve hükümlüler önerinin kendileri açısından kabul edilebilirliğine dair açıklama yaptılar.

Sayın Adalet Bakanı bu öneriye olumsuz yaklaştı. Bununla birlikte Sayın Bakan, mahpusların haftada 5 saat ve toplam 10 kişinin bir odada, sohbet amacıyla bir araya getirilebileceklerini ve bu uygulamaya hemen başlanabileceğini kamuoyuna duyurdu. Fakat bu öneri tecriti ortadan kaldırmıyordu.

Baroların önerisinin üzerinden dörtbuçuk ay geçti ve bu önerinin yapıldığı tarihten itibaren de 8 kişi yaşamını yitirdi.

Bugün burada bulunan demokratik kitle örgütleri ve siyasi partilerin temsilcileri, en başta mahpusların ve onların ailelerinin ve Türkiye toplumunun yaşadığı bu travmaya son verebilmek için; tecritin ve ölüm oruçlarının sona ermesini sağlayabilmek için, çaba göstermenin gerekliliğine inanmaktadırlar. Baroların önerdiği üç kapı üç kilit önerisi bu açıdan çok önemlidir ve sorunu ele alış tarzıyla ölümün seçenek olmaktan çıkarılabileceğini göstermektedir. Kuruluşlarımız üç kapı üç kilit önerisini desteklemektedir ve hayata geçmesi için çalışmaktadır.

İnsan yaşamına ve insan onuruna duyduğumuz saygının gereği olarak;

-İçimizden bazı örgütlülüklerin, yönetici ve üye kitlesiyle katılacağı, Ankara'da 13 Nisan 2002 Cumartesi günü bir miting düzenleyeceklerdir. Mitingin adı, "yaşam hakkına saygı mitingi"dir. Mitingde F tipi cezaevlerinde "üç kapının üç kilidinin" açılması istemi yinelenecektir. Değişik cezaevlerindeki insan hakları sorunlarına duyarlılık istenecektir.

-ÇHD ve İHD'li hukukçular, F tipi cezaevleri ve ölüm oruçlarıyla ilgili bir brifing vereceklerdir. Sinevizyon gösterimi ile üç kapı üç kilit önerisini açıklayacaklardır.

-İHD kısa sürede cezaevlerindeki uygulamaları ve sorunları açıklayan bir rapor hazırlayacaktır.

-Çeşitli kültür kurumlarında, fotoğraf, karikatür sergileri, söyleşiler, müzik dinletileri, film gösterimleri gerçekleştirilecektir.

-Kadın platformları bu sorun özelinde etkinlik gerçekleştirecektir.

-Cezaevlerinde de yaşam hakkına ilişkin bir sempozyum gerçekleştirilecektir.

Yukarıdaki türden başka bazı etkinlikler de (Milletvekilleriyle görüşme, yasama ve yürütme organlarından görüşme talep etme, hücre maketi yapma, kart, mektup gönderme vb.) gerçekleştirilecektir.

Belirtilen etkinliklerin yer ve tarihleri kamuoyuna ayrıca bildirilecektir.
Tüm duyarlı insanları etkinliklerimize katılmaya davet ediyoruz.

Çağdaş Hukukçular Derneği İnsan Hakları Derneği

 

Bir cevap yazın