KESK’E VE BARIŞ SAVUNUCULARINA YÖNELİK BASKILARI KINIYORUZ

Türkiye Barış Meclisi Sözcüsü ve İHD Onur Kurulu üyesi Yüksel Mutlu 28.05.2009 günü sabah saat 06.00 sıralarında jandarma tarafından Ankara’da evinden gözaltına alındı. Mutlu’ya yönelik gözaltı işleminin yanı sıra soruşturma dosyasında gizlilik kararı ve avukatla görüşme yasağı bulunmaktadır.

İnsan hakları, barış ve özgürlük savunucularına yönelik baskılar gün geçtikçe şiddetini arttırmaktadır. 28.05.2009 tarihinde çoğu derneğimiz üyesi olan KESK’e bağlı sendika yönetici ve üyelerine yönelik İzmir Jandarması operasyonunda KESK MYK üyesi Songül Morsümbül, Eğitim Sen MYK üyesi Gülçin İspir, KESK eski genel sekreteri Abdurrahman Daşdemir, SES İzmir Şube yöneticisi Yüksel Özmen, öğretmen Lami Özgen olmak üzere çok sayıda kamu görevlisi öğretmen ve sağlıkçı gözaltına alındı. Hukuksuz bir şekilde KESK Genel Merkezinde jandarma tarafından arama yapıldı. Soruşturmayı İzmir İl Jandarma Komutanlığı yürütüyor. Arama ve gözaltına alma kararını İzmir 10. Ağır Ceza Mahkemesi veriyor. Yüksel Mutlu’nun ve KESK yöneticilerinin İzmir şehriyle hiçbir ilişkisi bulunmamaktadır. Neyle suçlandıkları ve hangi delillere göre gözaltına alındıkları kendilerine bildirilmemiştir. Mahkemece avukatla görüş yasağı konduğundan avukatlar kendileriyle görüşememiştir. Bu bir yargı yolu ile baskı uygulamasıdır.

Yüksel Mutlu’nun gözaltına alınmasında BM İnsan Hakları Savunucularının Korunması Bildirgesi açıkça ihlal edilmiştir. Barış çalışmalarında yer alan Yüksel Mutlu, Songül Morsümbül ve Gülçin İspir ile birlikte Mardin Bilge Köyü katliamı ile ilgili inceleme yapan kadın heyetinin içerisinde yer almıştı. Türkiye Barış Meclisinin çözüm için silahların susması, ölümlerin son bulması çağrısı ile ilgili hazırlık çalışmaları yapmakta idi. Anlaşılan devlet içindeki anti demokratik güçler kadınların barış çalışmalarından rahatsız olmuş. Bu durum kabul edilemez. Kimse Türkiye’nin barış dolu günlere ulaşmasına engel olamaz.

KESK’e, yönetici ve üyelerine, Yüksel Mutlu’ya yönelik arama ve gözaltına alma uygulamalarını kınıyoruz. Hukukun üstünlüğüne uygun bir bir yargı yapılanması için mevzuat değişikliği zorunlu hale gelmiştir. Türkiye yoluna eski DGM’lerin devamı olan Mahkemelerle devam edemez.

Emek, demokrasi ve barış mücadelesinde hep önde olmuş bir Konfederasyona yapılan bu hukuk dışı uygulama kabul edilemez.

Tüm gözaltılar biran önce serbest bırakılmalıdır.

İNSAN HAKLARI DERNEĞİ

Bir cevap yazın