MARDİN E TİPİ CEZAEVİ RAPORU

MARDİN  E TİPİ CEZAEVİ RAPORU

02.06.2009

AMAÇ

Türkiye’deki politik ve adli mahkumların tutuldukları cezaevlerindeki koşullar, İnsan Hakları Derneğinin yakından takip ettiği koşullardır. Şubemize, cezaevinden mektup yolu ile olduğu kadar,  hükümlü ve tutuklu aileler ve tutuklu ve hükümlülerin avukatları tarafından başvurular yapılmaktadır. İHD Mardin Şubesi, tutuklarının yaşadıkları koşulları, uğradıkları hak ihlalleri tespiti etmek; ihlallerin sona erdirilmesi, evrensel standartlara uygun koşulların oluşturulması ve kamu makamlarının dikkatini çekmek için periyodik olarak cezaevi raporları hazırlamaktadır.

FİZİKSEL KOŞULLAR

1-Mardin Cezaevi’nin kapasitesi 380 kişi olup halen cezaevinde 830 tutuklu ve hükümlü bulunmaktadır. Cezaevinde politik nedenlerden ötürü 250 tutuklu ve hükümlü bulunmaktadır.

2 -Cezaevinde 24 m2 odalarda 6-8 kişi kalması gerekirken 16-18 kişinin kalmaktadır

3-Cezaevinde 48 m2 lik koğuşlarda 14-16 kişi kalması gerekirken 30-38 kişinin kalmaktadır

4- Cezaevinde bulunan koğuşlarda kapasitenin üzerinde hükümlü ve tutuklu bulunması nedeni ile ranzalar yetersiz kalmakta dolayısıyla yere yatak serilmektedir. Yer yatakları yetersiz kalmakta olup yan yana serilen iki yatakta 3 kişi yatmaktadır. Yer sıkıntısı yaşandığında mutfağa da yatak serilmektedir.

5- Cezaevinde  günde 3 kez 20’şer dakika ile su verilmekte olup sıcak su ise hafta içinde günde 2 kez verilmektedir. Tutuklu ve hükümlüler, içme suyu, temizlik için aynı suyu kullanmakta olup su yetersiz kalmaktadır.

6-Hükümlü ve tutuklular, cezaevi idaresi tarafından verilen yastık, nevresim ve yatakların yetersiz olduğunu, yine idare tarafından verilen battaniyelerin kullanılmayacak derecede kötü koktuğundan yakınmaktadırlar.

7-Koğuşlarda kapasitenin üzerinde kişi kalması nedeni ile masa ve sandalyelerin yetersiz olduğu, bu nedenle  yemekler ya sıra ile yada ayakta yenilmektedir.

8-Koğuşların havalandırmalarının yetersiz olduğu belirtilmektedir.

SOSYAL ETKİNLİKLER

Adalet Bakanlığı’nın Genelgesinde belirlenen  haftalık 10 saatlik ortak görüş süresinin  haftada bir saat ile sınırlı olduğu, dolayısıyla genelgenin uygulanmadığından yakınılmaktadır.

Sportif aktivitelerin, yetersiz olduğu, ödenek, personel sıkıntısı gerekçe gösterilerek bu aktivite hakkından faydalanılmadığından yakınılmıştır.

Kütüphaneden yararlanılamamaktadır.

Dışarıdan gelen ve haklarından toplatma kararı olmayan kitapların güvenlik birimlerinden bilgi istenilmesi nedeni ile tutuklu ve hükümlülüre çok geç verildiğinden yakınılmıştır.

SAĞLIK DURUMU

830 kişinin kaldığı cezaevinin revirinin yetersiz olduğu belirtilmiştir.

Cezaevinde hafta içinde belli saatlerde doktor bulunmaktadır. Acil durumlarda ulaşılabilecek doktor cezaevinde bulunmamaktadır.

Hastane sevk zincirinin çok ağır işlediği , bu durumda hasta olan tutuklu ve hükümlülerin tedavilerinin aksadığından yakınılmaktadır.

Tutuklu ve hükümlülerin sevk  edildikleri hastanelerde tutuklu hasta koğuşu olmadığından dolayı, çoğu zaman hastanede kalması gereken tutuklu ve hükümlülerin, güvenlik olmadığı gerekçesi ile cezaevine geri gönderilmesinden yakınılmaktadır.

Cezaevinde haftada sadece bir gün diş doktoru bulundurulmaktadır. Bu zaman diliminde sadece diş çekimi yapılmaktadır. Cezaevinde donanımlı bir diş ünitesinin olmasına rağmen, yeteri kadar bu ünitenin işlevselleştirilmediğinden yakınılmaktadır. Diş çekimi haricindeki rahatsızlıklarda  hastaneye sevk yapıldığını, ancak bu sevkin gerçekleştirilmesinin ayları bulduğundan yakınılmıştır.

Kronik hastalığı bulunan hükümlü ve tutukluların ilaçları karşılanmamaktadır. Örneğin diyet yapmak zorunda olan hastaların diyet malzemeleri olmadığı gerekçe gösterilmekte  veya karşılanmamaktadır.

Cezaevinin kapısından itibaren takılan kelepçenin tedavi esnasında açılmadığı, mahkemeye götürülürken mahkemede duruşma beklenildiği aşamada dahi kelepçenin açılmadığı, kelepçenin sıkı bir şekilde bağlandığı, bu şekilde kan dolaşımını engeller bir mahiyet aldığı, bu durumun sağlık sorunlarına yol açtığı, hükümlü ve tutuklularda olumsuz etki bıraktığından yakınılmıştır.

Cezaevinde hükümlü olarak bulunan Bahattin KAYA’nın böbrek hastası olduğu, cezaevi koşullarının böbrek hastası için ciddi bir risk taşıdığı belirtilmiştir.

YEMEK VE SU SORUNU

Cezaevinde bulunan hükümlü ve tutuklular, cezaevinde yemeklerin hijyenik olmadığı, suyun temiz olmadığından yakınılmaktadır. Yemeklerin içinden sağlıksız maddelerin bulunduğu, bu nedenle kimi temiz olmayan sudan ishal kimi zaman hijyenik olmayan yemeklerden kaynaklı değişik zamanlarda zehirlenme vakalarının gerçekleştiği belirtilmiştir. En son 05.06.2010 tarihinde hijyenik olmayan yemekten kaynaklı on kişin zehirlendiği belirtilmiştir. Yıl içinde bu zehirlenme vakalarında sayının yüzü geçtiği ifade edilmiştir. Yemeklerin içinde sağlıksız maddelerin çıkmasından kaynaklı zehirlenme vakalarından yakınılmıştır. Yemeklerin yapılışı, malzemesi, dağıtımında da gerekli özenin gösterilmediği belirtilmiştir.

GÖRÜŞ HAKKI ,MEKTUP VE GAZETE OKUMA

Tutuklu ve hükümlülerin görüş günlerinde bayan görüşmecilerin insan onuruna aykırı bir muamele ile bütün elbiseleri çıkartılmak sureti ile  arama yapıldığı, bu durumun görüşmecilerde ve kendilerinde olumsuz etki bıraktığından yakınılmıştır.

Görüşçüler, giriş kısmında uzun bir prosedüre tabi tutulmaları, aramaların çok uzun sürmesi nedeniyle  görüş haklarından tam olarak yararlanamamaktadır.

Mektupların, Kürtçe çevirisi için Artuklu Üniversitesine gönderildiği, Kürtçe yazılan mektupların bu nedenle kendilerine geç ulaştırıldığından yakınılmıştır.

Günlük ‘Azadiya Welat’ gazetesinin cezaevine alınmadığında yakınılmıştır.

ÇOCUK TUTUKLULAR

Mardin Cezaevi’nde halen TMK mağduru çocuk olarak tanımladığımız 15 çocuk bulunmaktadır. Bu çocuklardan 4’ü hükmen tutuklu olup dosyaları Yargıtay aşamasındadır. Cezaevinde bulunan çocuklara isnat edilen suçlar, toplumsal olaylarda taş attıkları gerekçesi ile örgüt üyeliği, Toplantı ve Gösteri Yürüyüşü Kanunu’na  muhalefet ve örgüt propagandasıdır. Çocuklar hakkında verilen gerekçeli kararlarda sabit delil olarak kolluk güçlerinin beyanları gösterilmektedir. Cezevinde bulunan V.B( 17) 4 yıl 8 ay O.Ç(16) 5 yıl ,İ.K(16)4 yıl 8 ay,Ş.B(16) 4 yıl 8 ay ,A.G(16) 4 yıl 8 ay ceza almışlardır.

TMK mağduru çocukların tümü  tek koğuşta kalmakta olup yer sıkıntısı nedeni ile 5 kişi yerde yatmaktadır. Çocuklar en fazla yemeklerin hijyenik olmamasından şikayetçi olmaktadırlar.Yine, kaldıkları ortamın aşırı rutubetli olduğunu ifade etmişlerdir. Çocuklar, Mardin Cezaevi’nin fiziksel koşullarının kötü olduğundan yakınmaktadırlar.

Çocuklar, haftada bir cezaevine doktor geldiğini, çoğu zaman hastaneye sevklerinin yapılmadığını ifade etmişlerdir.Yine yemeklerin hijyenik olmamasından kaynaklı F.M ve ve O.Ç adlı arkadaşlarının zehirlendiklerini beyan etmişlerdir.

Halen cezaevinde kalbi delik olmasına rağmen tutuklu olarak bulunan M.T(17) isimli arkadaşlarının sağlık durumundan endişelendiklerini ifade etmişlerdir.  M.T halen örgüt üyeliği suçlaması ile Diyarbakır Dördüncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanmaktadır.

Yine aynı cezaevinde hükümlu olarak bulunan V.B (17) astım hastasıdır. Sürekli nefes almakta güçlük çektiğini, ortamın rutubetli olmasından kaynaklı olarak astımının nüksettiğini ifade etmiştir.

TMK mağduru çocuklar, cezaevinde psikolojik destekten yoksun olduklarını, yeni tutuklanan 3 arkadaşlarının bulundukları durumu kabullenmemesi nedeni ile psikolojik sorunlar yaşadıklarını, kendilerine zarar verme eğilimi taşıdıklarını ve bundan endişe ettiklerini ifade etmişlerdir.

Son bir hafta içerisinde haklarında ceza verilmiş 4 TMK mağduru çocuk Elazığ Cezaevi’ne nakledilmiş,  Diyarbakır E Tipi Cezaevi’nden de  4 TMK mağduru çocuk Mardin Cezaevi’ne getirilmiştir.

HUKUKİ DURUM

Cezaevinde bulunan toplam 830 kişinin  yarısından fazlası tutuklu statüsündedir. Politik nedenler ile cezaevinde bulunan 250 kişiden 160’ı tutukludur. Politik gerekçeler ile cezaevinde bulunan tutukluların yoğunlukla 3713 sayılı kanunun 7.maddesi, 5237 sayılı yasanın 220/6, 314/2 maddelerinden yargılandıkları, yargılamaların uzun süre aldığı, iki yıldan daha uzun süren tutuklu yargılamaların mevcut olduğu tespiti  yapılmıştır. Cezaevinde fazla sayıda tutuklu bulunmasının ana gerekçeleri olarak, tutuklamanın bir tedbir olarak uygulanmasından ziyade bir ceza infaz biçimi olarak kullanılmasından kaynaklanmaktadır. Yine 3713 sayılı yasa ve 5237 sayılı yasanın 220/6 maddesinin  tutukluluk için gerekçe olarak gösterilmiştir

DEĞERLENDİRME

Yıl içinde gerek İHD Mardin Şubesi  tarafından hazırlanan raporlar, gerekse Valilik İl İnsan Hakları Kurulu’nun yapmış olduğu tespitlere rağmen kronik hale gelen sorunların çözümü konusunda gelişme kaydedilmediği tespiti yapılmıştır. Bu süre zarfında gündüz cezaevinde bir doktorun bulundurulması ile haftada bir gün diş doktorun bulundurulması eksik ama olumlu bir gelişme olarak kaydedilmiştir

SONUÇ

Mahkumların temel insan haklarına ve özgürlüklerine saygı gösterilmeli, BM Minimum Cezaevleri Standartlarına uyulması gerekmektedir.

Kişiler bir suç kovuşturması/soruşturması sonucunda haklarında bir yargıç tarafından verilen tutuklama kararı ya da yargılama sonucunda verilen mahkûmiyet kararıyla birlikte tutukevi yada cezaevlerine kapatılmaktadır. Bu kapatma eylemi bir tedbir özelliği taşıyabildiği gibi kişinin işlediğine hükmedilmiş suçun karşılığı özelliği de taşıyabilir. Bir tedbir yada cezalandırma biçimi olarak mahpusluk, bir başka deyişle, “özgürlüğünden yoksun bırakılma hali” alıkonulan kişinin haklarında ve özgürlüklerinde doğal olarak bir sınırlama yaratacaktır. Ancak, uluslararası standartlarda da belirtildiği üzere alıkonulma, kendi doğasından kaynaklanan sınırlamalar dışında herhangi bir sınırlamaya tabi olmamalıdır. Ulusal merciiler mahpusların haklarının korunması ve yerine getirilmesi için gerekli düzenlemeleri yapmak ve önlemleri almakla yükümlüdür. Mardin Cezaevi’nde tutuklu ve hükümlülerin haklarının ciddi şekilde ihlal edildiği, evrensel sözleşmeler ve ulusal yasalar gereği ihlallerin sona erdirilmesi ile beraber aşağıdaki önerilerimizi kamuoyu ve yetkili makamlar ile paylaşmak istiyoruz;

a) Cezaevinin fiziki ve maddi koşulları, uygulanan muameleler bir bütün olarak insan onuruna uygun hale getirilmelidir.

b) 5237 sayılı ceza yasasının 220/6  ve 3713 sayılı yasada ivedi olarak değişik yapılmalıdır.

c) Cezaevinde görüş günlerinde bayan görüşmecilerde yapılan aramanın insan onuruna uygun bir şekilde yapılması ve halen devam eden kişiyi incitici arama uygulanmasına son verilmesi gerekmelidir.

d) Cezaevinde yeteri kadar sağlık görevlisinin bulundurulması, tedavilerinin İstanbul Protokolu çerçevesinde yapılması, ağır hastaların tedavileri yapılmadır.

e) TMK mağdurları çocukların serbest bırakılması, ivedi olarak kalp hastası olan M.T tedavisinin yapılması için serbest bırakılmalıdır.

f) 45/1 sayılı Adalet Bakanlığı’nın genelgesi uygulanmalıdır.

g) Tutuklu ve hükümlülerin tedavilerinin mahrumiyete uygun yapılması, tabip istemediği sürece kelepçe tedavi esnasında takılmamalıdır.

h) Tutuklu ve hükümlülerin yoğun olarak şikayet ettikleri yemekler yeteri ölçüde besin değerine sahip ve makul çeşitlilikte bulunmalıdır. Diyet hastalarına diyet yemekleri verilmelidir. Yemekler hijyenik ortamda hazırlanmalı  ve dağıtımı hijyen kurallarına uyularak yapılmalıdır.

i) Cezaevi yönetmelikleri, genelgeler tutuklu ve hükümlülere  verilmelidir.

j) Cezaevinde hükümlü olarak bulunan böbrek hastası Bahattin KAYA ceza infazının bitimine az bir süre kaldığı hususu dikkate alınarak tahliye edilmelidir.

İHD MARDİN ŞUBESİ

Bir cevap yazın