Yeni Bir Anayasa

13 OCAK 2008

Hukukun muhatapları hukukun yazıcısı olmalıdır. I.Kant

Not: Hüsnü Öndül tarafından 13 Ocak 2008 tarihinde Barış Meclisi’ne tebliğ olark sunulmuştur.

DEĞERLER VE İLKELER

1-Demokratik, yeni bir Anayasa istiyoruz. Hazırlanacak yeni anayasa, her biri birer değeri ifade eden insan hakları ve özgürlüklerine dayanmalıdır. İnsan onuru, eşitlik, özgürlük, barış ve dayanışma temel değerlerdir. Hukukun üstünlüğü ve demokrasi bu değerleri yaşatacak sistemin temel ilkeleri olmalıdır. İnsan hakları, evrenseldir, bütünseldir, bölünmezdir. Tüm insan hakları birbiriyle ilişkilidir, biri diğerine tercih edilemez.

HUKUK DÜZENİ-HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ VE DEMOKRATİK HUKUK DEVLETİ

2-İnsan Hakları Evrensel Bildirisi’nin ‘Başlangıç’ bölümünde,”İnsanın zulüm ve baskıya karşı son çare olarak ayaklanmak zorunda kalmaması için insan haklarının hukuk düzeni ile korunmasının temel bir gereklilik” olduğu vurgulanır. Bildirinin 28. Maddesinde de, “Herkesin bu Bildirgede ileri sürülen hak ve özgürlüklerin tam olarak gerçekleşebileceği bir toplumsal ve uluslararası düzene hakkı vardır.” denmektedir.

3-Avrupa Konseyi Statüsü’nün (1949) 3. maddesinde” Avrupa Konseyi’nin her üyesi, hukukun üstünlüğü ilkesini ve yetki alanı altında bulunan herkesin insan haklarından ve temel özgürlüklerden yararlanma ilkesini kabul eder.” hükmü yer alır.

4-Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 1. Maddesinde,”Sözleşmeci taraflar, kendi yetki alanları içinde bulunan herkese bu sözleşmenin birinci bölümünde açıklanan hak ve özgürlükleri tanırlar.” hükmü yer alır. Sözleşmenin 6. Maddesinde adil yargılanma hakkı(yasayla kurulmuş, bağımsız ve tarafsız mahkeme, makul sürede, adil ve açık yargılama); 13.maddede de, etkin hukuki soruşturma düzenlenmiştir.13. madde şöyledir:”Bu sözleşmede tanınmış olan hak ve özgürlükleri ihlal edilen herkes, ihlal fiili resmi görev ifa eden kimseler tarafından bu sıfatlarına dayanılarak yapılmış da olsa, durumun düzeltilmesi için ulusal bir makama başvurma hakkına sahiptir.”

5-Hukukun üstünlüğü ilkesiyle ilgili olarak, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi(AİHM) Silver ve Diğerleri/İngiltere (25 Mart 1983) kararında, “Avrupa İnsan hakları Sözleşmesinin temelinde var olan ilkelerden biri olup, kişinin hakkına kamu makamları tarafından yapılan müdahalenin etkili bir denetime tabi tutulmasını ifade eder” der.

6- Hukuk devleti dediğimiz devlet de, tüm eylem ve işlemleri hukuka uyan ve hukuk kurallarına bağlı olan devlettir. Bu hukuk insan hakları hukukudur. Hukuka uymayı ve bağlı olmayı sağlayacak olan da yargısal denetimdir.

7-Bağımsız yargı(yargıç) denince, a) mahkemelerin bağımsızlığı, b)başka kişi, kurum veya organlardan emir almamak, c)yasama ve yürütme gücünün baskısı ve etkisi altında kalmamak, d)Ekonomik, sosyal ve siyasi diğer güçlerin baskı ve etkisi altında kalmamak, e)Özgür olmak akla gelir.

Tarafsız yargı,(yargıç)yargıcın, a)yargılamada yan tutmaması, b)taraflara karşı nesnel(objektif)olması c)Kişisel duygu ve düşüncelerinden arınabilmesini ifade eder.

8-Görüldüğü gibi, ulusalüstü insan hakları belgelerinde, insan haklarının hukuk düzeni tarafından hukuki koruma altına alınacağı vurgulanmaktadır.

DEMOKRASİ

BM Dünya İnsan Hakları Konferansı Viyana Belgesi’nin(1993) 8. Maddesinde demokrasinin tanımı yapılır.”Demokrasi, halkın, kendi siyasal,ekonomik,toplumsal ve kültürel sistemlerini belirlemek için, istencinin özgürce ifade edilmesine ve kendi yaşamlarının tüm yönlerine tam katılımına dayanır.”Peki içeriği nedir?Nasıl olmalıdır?

Şöyle açıklanabilir:

9-  Yeni demokratik Anayasa,

a) tüm insan hakları ve özgürlüklerini:

b) kişisel ve siyasal hakları,

c) ekonomik, sosyal ve kültürel hakları

d) dayanışma haklarını güvence altına almalıdır.

Yeni anayasanın hazırlanmasında, TBMM ve Hükümet yanında, üniversiteler, barolar, meslek odaları, sendikalar ve sivil toplum örgütlerinin katılımı sağlanmalı; toplumun tüm kesimlerinin maksimum ölçüde uzlaşması gözetilmelidir.

Türkiye toplumunun çoğulcu etnik, dilsel, dinsel ve kültürel dokusu mutlaka göz önünde bulundurulmalı, bu özelliklerin ülke bütünlüğü içersinde korunması ve geliştirilmesi için uygun önlemler alınmalıdır. Devlet yurttaş ilişkisi “anayasal yurttaşlık” bakış açısı ile düzenlenmelidir.

Kadınlarla erkeklerin hayatın tüm alanlarında eşitliği hüküm altına alınmalıdır. Kadın haklarıyla ilgili Uluslar arası Sözleşmelerde yer aldığı biçimiyle kadınlara yönelik pozitif ayrımcılık, yeni anayasada mutlaka yer almalıdır. Hatırlanacağı gibi BM Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi (CEDAW, 1981 RG 14.10.1985).

“Madde 4. 1. Kadın ve erkek eşitliğini fiilen sağlamak için taraf devletlerce alınacak geçici ve özel önlemler, işbu sözleşmede belirtilen türden bir ayrım olarak düşünülmeyecek ve hiçbir şekilde eşitsizlik veya farklı standartların korunması sonucu doğurmayacaktır. Fırsat ve uygulama eşitliği hedeflerine ulaşıldığı zaman bu önlemlere son verilecektir.

2. Anneliğin korunması amacıyla işbu sözleşmede belirtilenler dahil, taraf devletlerce alınacak özel önlemler ayrımcı olarak nitelendirilmeyecektir.”

Vicdani ret hakkı, sığınma hakkı, engelli hakları anayasal düzenlemelere konu olmalıdır. Farklı cinsel tercihler ayrımcı uygulamalara konu olmamalıdır, o nedenle kişilerin bu tercihleri anayasal koruma altına alınmalıdır. Bu bağlamda, insan haklarının evrimci ve dinamik karakteri hatırlanmalıdır.

İnsan haklarıyla ilgili uluslar arası sözleşmelerle iç hukukun çelişmesi durumunda Sözleşmenin uygulanması kuralı anayasal kural haline getirilmelidir. Türkiye farklı etnik, dilsel ve dinsel grupların ekonomik, sosyal, siyasal haklarının korunmasına anayasada yer vermelidir.

Demokratik bir anayasada, Milli Güvenlik Kurulu; Diyanet İşleri Başkanlığı, Askeri Yargı gibi kuruluşlar ile zorunlu din dersleri ve sıkıyönetim gibi uygulamalara kesinlikle yer verilmemelidir.

Yargının anayasadaki yeri yeniden düzenlenmelidir. Yargı ile ilgili hükümler, yasamadan sonra, fakat yürütme ve diğer kurumlardan önce yer almalıdır. Hukukun üstünlüğü ve yargının bağımsızlığı/tarafsızlığı ilkeleri uyarınca yargı yeniden yapılandırılmalıdır. Yargıçlık mesleği ile savcılık mesleği tümüyle birbirinden ayrılmalı; savcılık kurumu avukatlık kurumu ile paralel düzenlenmelidir. Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu da bu ilkeler ve anlayış doğrultusunda yeniden düzenlenmelidir.

Üniversiteler, idari, mali ve bilimsel yönlerden özerk kuruluşlar olmalıdır.

Sendika ve grev hakları anayasa ile güvence altına alınmalı, ancak lokavt anayasal bir hak olarak düzenlenmemelidir.

Kamu hizmeti, kamu yararı, sosyal güvenlik, sosyal adalet gibi kavramlar, içeriği itibariyle, devletin sosyal niteliğinde bir aşınmaya neden olmayacak şekilde anayasada yer almalıdır.

Gerçek bir demokratikleşme, yaşamın tüm boyutlarıyla ilgili anayasal güvenceleri gerektirir. O nedenle biz insan hakları savunucuları, insan onurunun korunması için, hakların ve özgürlüklerin tümünü, hemen talep ediyoruz.

Avrupa Konseyi Yerel Yönetimler Özerklik Şartı (RG 03.10.1992, Şart Konsey tarafından 15 Ekim 1985’de imzaya açılmıştır) hükümlerine uygun yerel yönetim ilkeleri ve yapısı, yine Avrupa Konseyi tarafından 1992 yılında kabul edilen Avrupa Kentli Hakları Şartı ilkelerine uygun anayasal düzenlemeler yapılmalıdır.

Yeri gelmişken belirtmeliyiz ki insan haklarının tanınması, kullanılması, korunması ve geliştirilmesi için ülkelerin sistemlerinin üniter ya da federal olmasının önemi bulunmamaktadır. Pekala, üniter demokratik cumhuriyetlerde de en kamil manada insan hakları korunup, güçlendirilebilir.

SAYILARLA HAKLAR VE ÖZGÜRLÜKLER

10- Yeni, Demokratik Bir Anayasa İçin, Haklar ve Özgürlükler Listesi

A.Kişisel ve siyasal haklar ve özgürlükler

1.Adil ve usulüne uygun yargılanma hakkı, 2.Ailenin/aile yaşamının dokunulmazlığı/korunması/saygı gösterilmesi, 3.Aynı suçtan dolayı iki kez sorumlu tutulmama hakkı, 4.Ayrımcılık yasağı, 5.Ayrımcılığa karşı korunma hakkı, 6.Barışçıl toplanma özgürlüğü/hakkı, 7.Bilgi kaynaklarına ulaşma ve düzeltme hakkı, 8.Bilgi ve düşünceyi araştırma, elde etme, paylaşma/yayma özgürlüğü, 9.Salt sözleşmesel yükümlülükten dolayı özgürlüğünden yoksun bırakılmama (borçtan ötürü hapis olmazlık), 10.Kişinin fiziksel, zihni ve moral bütünlüğü, 11.Cezanın suçludan başkasına verilemeyeceği kuralı (cezanın kişiselliği), 12.Dilekçe hakkı, 13.Din, inanç, dini seçme/değiştirme/dile getirme/telkin etme/uygulama/yayma/yerine getirme özgürlüğü, 14.Düşünce özgürlüğü, 15.Düzeltme hakkı, 16.Evlenme-aile kurma hakkı, 17.Evlenmede, evlilik süresinde ve boşanmada kadın-erkek eşitliği, 18.Evlilik içi ve evlilik dışı çocuğun eşitliği, 19.Evlilikte çiftlerin tam ve serbest rızasının bulunması, 20.Eşlerin, çocuklarla ilişkilerinde eşit hak ve sorumlulukları olması kuralı, 21.Görüş/kanaat özgürlüğü, 22.Keyfi gözaltına alma yasağı, 23.Gözaltında tutulanın/tutuklunun bu durumun hukuka uygunluğunun gözden geçirilmesini talep hakkı, 24.Haberleşmenin dokunulmazlığı/korunması/gizliliğine saygı gösterilmesi, 25.Hukuk önünde eşitlik, 26.Etkin/(çabuk ve basit)hukuksal başvuruya hak, 27.Hukukun eşit korumasından yararlanma hakkı, 28.İfade özgürlüğü, 29.İltica etme hakkı, 30.İnsan onuru/nun dokunulmazlığı/na saygı, 31.İnsan sömürüsü ve aşağılanmasının yasaklanması, 32.Özgürlüğünden yoksun bırakılana insanca davranılması hakkı, 33.Çocuğun isim ve kaydının tutulması hakkı, 34.İşkence ve diğer kötü muamele ve ceza yasağı, 35.İşlendiği zaman düzenlenmiş bulunan cezadan daha ağır ceza verilmemesi, 36.İşlendiği zaman suç olmayan bir eylem/ihmalden sorumlu tutulmama, 37.Suçu itirafın ancak zorlama olmadığında geçerliliği, 38.Kadın-erkek eşitliği, 39.Kadınlara karşı ayrımcılığın ortadan kaldırılması, 40.Kadın ticaretinin yasaklanması, 41.Kamu hizmetine girmede eşitlik, 42.Kamu mallarından ve hizmetlerinden yararlanmada eşitlik, 43.Kanunsuz suç ve ceza olmazlığı, 44.Kimliğin korunması ve saygı gösterilmesi hakkı, 45.Hukuk önünde kişi olarak tanınma hakkı, 46.Kişi onurunun tanınması hakkı, 47.Kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkı, 48.Konutun dokunulmazlığı/korunması/saygı gösterilmesi, 49.Kölelik yasağı, 50.Kölelik ve köle ticaretinin yasaklanması, 51.Kulluk yasağı, 52.Küçüklerin mümkün olduğunca hızlı ve küçük olma statüsüne uygun olarak özel mahkeme önünde yargılanması, 53.Küçük sanıkların yetişkinlerden ayrı tutulması kuralı, 54.Küçük suçluya yetişkinlerden ayrı muamele edilmesi kuralı, 55.Masumluk karinesi, 56.Temel medeni hakları kullanma hakkı, 57.Mülteci statüsü alma hakkı, 58.Ölüm cezasının ilga edilmesi, 59.Kaldırılmış ölüm cezasının yeniden ihdas edilmesi yasağı, 60.Ölüm cezasının infazı yasağı, 61.Hamile kadının ölüm cezasının infaz edilmesi yasağı, 62.Ölüm cezasına mahkum edilme yasağı, 63.Ölüm cezasının affına ilişkin başvuru ve/veya bu başvuru karara bağlanana kadar cezanın infaz edilmemesi, 64.Siyasi nitelikli suçtan ölüm cezası yasağı, 65.18 yaşından küçüklere ölüm cezası verilmesi yasağı, 66.70 yaşın üzerindekilere ölüm cezası verilmesi yasağı, 67.Örgütlenme özgürlüğü/hakkı, 68.Örgüte girmeye zorlanmama hakkı, 69.Örgüt üyeliğinden ayrılmaya zorlanmama hakkı, 70.Özel yaşamın dokunulmazlığı/korunması/saygı gösterilmesi, 71.Onurda ve haklarda doğumla gelen özgürlük ve eşitlik, 72.İnfaz sisteminin mahkumların rehabilitasyonuna yönelik olması, 73.Sanığın mahkum olmamışlık statüsüne bağlı ayrı muameleye tabi tutulması, 74.Sanığın mahkumlardan ayrı yerde tutulması kuralı, 75.Kamu otoritelerinin seçimle gelmesi ve parlamento önünde sorumlu olması kuralı, 76.Özgür, eşit ve gizli oyla yapılan seçimlere hak, 77.Seçme, seçilme oy verme hakkı, 78.Seyahat özgürlüğü, 79.Sınırdışı edilmeme kuralı, 80.Keyfi/hukuka aykırı sınırdışı edilmeme hakkı, 81.Sınırdışı edilme durumunun yeniden incelenmesi hakkı, 82.Sınırdışı edilme kararına karşı gerekçeler ileri sürebilme hakkı, 83.Sınırdışı edilme durumunda yetkili makamlar/kişiler önünde kendini temsil ettirme hakkı, 84.Yabancıların topluca sınır dışı edilmesi yasağı, 85.Siyasi parti kurma ve üye olma özgürlüğü, 86.Keyfi sürgün yasağı, 87.Şeref ve/veya şöhretin korunması/saygı gösterilmesi, 88.Haksız mahkumiyetten ötürü tazminata hak, 89.Hukuka aykırı olarak gözaltına alınan veya tutuklananın tazminata hakkı, 90.Ceza mahkumiyetinin yüksek mahkeme tarafından yeniden incelenmesine hak(temyiz hakkı), 91.Tıbbi ve bilimsel deneye tabi tutulmama, 92.Keyfi tutuklama yasağı, 93.Uyrukluk hakkı, 94.Çocuğun uyrukluk hakkı, 95.Doğumun gerçekleştiği devletin uyrukluğuna hak, 96.Uyrukluk değiştirme hakkı/nın yadsınmazlığı kuralı, 97.Uyrukluktan keyfi olarak yoksun bırakılmama hakkı, 98.Herhangi bir ülkeye girme özgürlüğü, 99.İstenci dışında ülkesinden çıkarılmama hakkı, 100.Kendi ülkesi dahil herhangi bir ülkeden çıkma hakkı, 101.Kendi ülkesine dönme/girme hakkı, 102.Vicdan özgürlüğü, 103.Yaşam hakkı/nın yasayla korunması, 104.Yerleşme özgürlüğü, 105.Beraat ya da mahkum olunan aynı suçtan ötürü yeniden yargılanmama ya da cezalandırılmama, 106.Kendi ülkesinin yönetimine katılma hakkı, 107.Halkın istencinin yönetim yetkisinin temeli olması kuralı, 108.Zalimane, alçaltıcı ya da mutad olmayan ceza verilmezliği kuralı, 109.Zorla/zorunlu çalışma/çalıştırma yasağı, 110.Vicdani red hakkı

B.Ekonomik, sosyal, kültürel haklar ve özgürlükler ile dayanışma hakları

1.Aile kurumunun korunması 2.Anne ve çocuğa özel bakım ve yardım, 3.Boşanmada çocukların korunması, 4.Ekonomik hakların uyruk olmayanlara da tanınması, 5.Ekonomik, sosyal ve kültürel hakların gerçekleşmesine hak, 6.Elverişli yaşama standartları/beslenme, barınma, giyim hakları, 7.İşsizliğe karşı korunmaya hak, 8.Konut hakkı, 9.Anne/kadın ve veya çocuğun/gencin korunmaya hakkı, 10.Mülkiyet hakkı, 11.Mülkiyet hakkından keyfi olarak yoksun bırakılmama, 12.Sağlık ve sağlığın korunması hakkı, 13.Sosyal ve güvenlik hakkı, 14.Tefecilik ve birisinin diğerini sömürmesi yasağı, 15.Tıbbi bakım ve halk sağlığının korunması hakkı, 16.Sosyal ve tıbbi yardıma hak, 17.Toplumsal refah hizmetlerinden yararlanma hakkı, 18.Tüketicinin korunması kuralı, 19.Yaşlı ve özürlülerin koruyucu önlemlere hakkı, 20.Eğitim hakkı, 21.Eğitimde fırsat eşitliği, 22.Anne-babanın çocuklarına verilecek eğitimin türünü seçme hakkı, 23.Temel ve ilk eğitimin bedava olması, 24.İlk eğitim/öğretimin zorunlu olması, 25.Mesleki eğitim ve yönlendirilme hakkı, 26.Özürlülerin mesleki eğitimi ve rehabilitasyonu, 27.Teknik ve mesleki eğitimin mümkün olması, 28.Özgür eğitim kuralı, 29.Yüksek öğrenime girmede eşitlik, 30.Akademik özgürlük, 31.Bilimsel, edebi ya da sanatsal üretimin sonucu olan çıkarların korunması, 32.Bilimsel ilerleme ve yararları paylaşma hakkı, 33.Bilimsel araştırma ve yaratıcı faaliyet özgürlüğüne saygı, 34.Kültürel yaşama katılma hakkı, 35.Sanat, bilim ve araştırma özgürlüğü, 36.Sanattan serbestçe yararlanma hakkı, 37.Adil/ve veya elverişli çalışma koşullarına hak, 38.İşçilerin bilgilendirilmesi hakkı, 39.Çalışan kadınların korunması, 40.Çalışma hakkı, 41.Sözleşme taraflarından birisinin ülkede çalışma hakkı, 42.Çalışma saatlerinin makul biçimde sınırlandırılması hakkı, 43.İşçilerin kendilerini etkileyen kararlarda kendilerine danışılması hakkı, 44.Dinlenme ve boş zamana hak, 45.İşin sona erdirilmesi için önceden bildirime hak (fesih ihbar bildirimi), 46.Serbest girilen bir iş ile geçimini temin hakkı, 47.Göçmen işçilerin ve ailelerin korunmaya ve yardıma hakkı, 48.Grev hakkı, 49.Güvenli ve sağlıklı çalışma koşullarına hak, 50.İşi serbestçe seçme hakkı, 51.İşten keyfi olarak çıkartılmama hakkı, 52.İşçi ve işverenlerin örgütlenme hakkı, 53.Sendikal haklar, 54.Tatil hakkı,55.Toplu eylem hakkı(işçi-işveren), 56.Toplu pazarlık hakkı, 57.Yükselmede fırsat eşitliği, 58.Adil/ve veya elverişli ücrete hak, 59.Eşit işte eşit ücrete hak, 60.Fazla çalışma için ücretin artan oranlı olması, 61.Barış ve güvenlik hakkı, 62.Gelişebilmesi için yeterli bir çevreye hak, 63.Çevrenin korunması ve geliştirilmesi kuralı, 64.Doğal kaynaklardan yararlanma hakkı, 65.Ekonomik, sosyal ve kültürel gelişme hakkı, 66.İnsanlığın ortak mirasından eşit bir biçimde yararlanma hakkı, 67.Hak ve özgürlüklerin gerçekleştiği sosyal düzene hak, 68.Hak ve özgürlüklerin gerçekleştiği uluslararası düzene hak, 69.Azınlık hakları, 70.Anadilin öğrenim kurumlarında öğrenilmesine hak, 71.Anadilde eğitime hak, 72.Anadilin yasaklanamazlığı

*Haklar ve özgürlükler listesinin hazırlanmasında, büyük ölçüde Prof. Dr. Mehmet Semih Gemalmaz’ın, İHD için hazırladığı “Temel Belgelerde İnsan Hakları” kitabındaki listeden yararlanılmıştır.

BAŞKA BİR KAYNAK VE SEÇENEK

11- Türkiye’nin resmi ve açıklanmış yönelim iddiaları düşünülerek, ‘AB Temel Haklar Şartı’ temelli bir metin de pekala önerilebilir. Temel Haklar Şartı AB’nin bir belgesi. AB üyesi ülkeleri bağlıyor. Hükümetler, birlik üyesi ülkelerin yurttaşlarına insan haklarını garanti ediyorlar. Nice de 2000 yılında kabul ve ilan edildi.54 maddelik bir metin.’Giriş’te şöyle deniyor:”Avrupa Halkları, aralarında daha yakın birlik oluşturmak için ortak değerlere dayalı barışçı bir geleceği paylaşmaya kararlıdır. Ruhani ve manevi mirasının bilincinde olan Birlik, bölünmez ve evrensel değerler olan insan onuru, özgürlük, eşitlik ve dayanışma değerleri üzerine inşa edilmiştir. Demokrasi ve hukukun üstünlüğü ilkelerine dayanmaktadır. Birlik, vatandaşlığını tesis ederek ve bir özgürlük, güvenlik ve adalet bölgesi oluşturarak bireyi faaliyetlerinin merkezine yerleştirir” Temel Haklar Şartı, hangi hakları içeriyor bir bakalım: 1.Bölüm ‘Onur’ başlığını taşıyor ve, insanlık onuru, yaşam hakkı, kişinin bedensel ve ruhsal dokunulmazlık hakkı, işkence veya insanlık dışı veya alçaltıcı muamele veya ceza yasağı, kölelik ve zorla çalıştırma yasağı haklarını düzenliyor. 2. Bölüm ‘Özgürlükler’ başlığını taşıyor ve, özgürlük ve güvenlik hakkı, özel ve aile yaşamına saygı, kişisel bilgilerin korunması, evlenme ve aile kurma hakkı, düşünce, vicdan ve din özgürlüğü, ifade ve haber alma özgürlüğü, toplanma ve örgütlenme özgürlüğü, sanat ve bilim özgürlüğü, eğitim hakkı, meslek seçme ve çalışma hakkı, bir ticari faaliyette bulunma özgürlüğü, mülk edinme hakkı, sığınma hakkı, ihraç sınırdışı veya iade etme yasağı, 3. Bölüm ‘Eşitlik’ başlığı altında, yasa önünde eşitlik, ayrımcılık yasağı, kültürel, dini ve dilsel çeşitlilik, erkekler ve kadınlar arasında eşitlik, çocukların hakları, yaşlıların hakları, engellilerin toplumla bütünleştirilmesi, 4. Bölüm ‘Dayanışma’ başlığını taşıyor ve işçilerin işletme içinde bilgi alma ve danışma hakkı, toplu sözleşme görüşmeleri yapma ve eylem hakkı, işe yerleştirme ve hizmetlerinden yararlanma hakkı, haksız işten çıkarmaya karşı korunma hakkı, adil ve hakkaniyete uygun çalışma koşulları, çocuk işçi çalıştırmanın yasaklanması ve çalışan gençlerin korunması, aile ve meslek yaşamı, sosyal güvenlik ve sosyal yardım, sağlık hizmetleri, genel ekonomik konulardaki hizmetlerden yararlanma, çevresel koruma, tüketici koruması, 5.bölüm ‘Vatandaşlık’ hakları başlığını taşıyor ve Avrupa Parlamentosu seçimlerinde oy kullanma ve aday olma hakkı, yerel seçimlerde oy kullanma ve aday olma hakkı, iyi idare hakkı, belgelere erişme hakkı, kamu denetçisi, dilekçe ile başvurma hakkı, dolaşım ve ikamet özgürlüğü, diplomatik ve konsolosluk koruması, 6.bölüm ‘Adalet’ başlığını taşıyor ve etkili hukuki bir yola başvurma ve adil yargılanma hakkı, masumiyet karinesi ve savunma hakkı, cezayı gerektiren suçların ve cezaların orantılı olması ve yasada tanımlanması ilkeleri, cezayı gerektiren aynı suçtan iki kere yargılanmama veya cezalandırılmama hakkı, 7. bölüm ‘Genel Hükümler’ taşıyor ve kapsam, teminat altına alınan hakların kapsamı, koruma düzeyi ve hakların istismar edilmesi yasağı hükümlerini içeriyor.

DEVLETİN AMACI VE YURTTAŞLIK

1982 Anayasasının 5. Maddesi:

12-“Devletin temel amaç ve görevleri; Türk milletinin bağımsızlığını ve bütünlüğünü, ülkenin bölünmezliğini, Cumhuriyeti ve demokrasiyi korumak, kişilerin ve toplumun refah, huzur ve mutluluğunu sağlamak; kişinin temel hak ve özgürlüklerini, sosyal hukuk devleti ve adalet ilkeleriyle bağdaşmayacak surette sınırlayan siyasal, ekonomik ve sosyal engelleri kaldırmaya, insanın maddi ve manevi varlığının gelişmesi için gerekli şartları hazırlamaya çalışmaktır.”

1982 Anayasası’nın bu hükmü ile 1961 Anayasasının 10/2. maddesi hükmü kısmi paralellikler taşımaktadır.

10/2. madde şöyleydi:”Devlet kişinin temel hak ve hürriyetlerini fert huzuru, sosyal adalet ve hukuk devleti ilkeleriyle bağdaşmayacak surette sınırlayan siyasi ve sosyal bütün engelleri kaldırır; insanın maddi ve manevi varlığının gelişmesi için gerekli şartları hazırlar.”

AKP için 6 bilim insanından oluşan komisyonun hazırladığı taslak metinde, devletin amacı ve görevi konusuna 4. maddede yer verilmekte ve şöyle denilmekte:”Devletin temel amaç ve görevi, insan haysiyetini korumak, kişilerin hak ve hürriyetlerini kullanmalarının önündeki bütün engelleri kaldırmak ve halkın huzur, güvenlik ve refahını sağlamak suretiyle insanın maddi ve manevi varlığının gelişmesi için gerekli şartları hazırlamaktır.” Bu maddeye devletin amaç ve görevleri arasında demokrasinin çoğulculuk ilkesi gözetilerek “devlet Türkiye’nin çoğulcu etnik yapısını ve kültür çeşitliliğini, ülke bütünlüğü içinde korumak ve geliştirmek için gerekli tüm koşulları hazırlar” ‘ve uygun önlemleri alır.’ şeklinde bir düzenleme eklenebilir. Buradaki önerimizin ‘ve uygun önlemleri alır’ ibaresi İHD’nin ekidir; diğer bölümü Sayın Zafer Üskül tarafından hazırlanan 1992 yılındaki “Anayasa Taslağı” kitabından alınmıştır.

13-Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı Anayasanın 66. Maddesinde “Türk devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türk’tür.” şeklinde düzenlenmiştir. Bu düzenleme yerine “Türkiye Cumhuriyetine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıdır” demek anayasal yurttaşlık açısından bir açılım önerisi olabilir. Her ne kadar Türkçe sözel anlamı itibariyle bu öneri totoloji gibi anlaşılabilirse de etnik ya da dinsel özellikler bakımından değil vatandaşlık ilişkisi bakımından Türkiye Cumhuriyetine bağlı olmak anlatılmak istenmektedir. Bu özelliğe vurgu yapılmaktadır, aranan da hukuki bağdır.

BİLİM KURULUNUN AKP’YE SUNDUĞU TASLAK HAKKINDA BAZI KONULARLA SINIRLI KISA ELEŞTİRİLER

14-Bilim Kurulu tarafından hazırlanan ve AKP’ye sunulan anayasa taslağı hakkında bazı konulardaki eleştirileri şöyle sıralayabiliriz: 137 maddelik bu öneride taslağın 9. Maddesi mevcut anayasanın eşitlik ilkesini düzenleyen 10. Maddesine karşılık gelmektedir. Taslakta kadın haklarına ilişkin geriye gidiş söz konusudur ve pozitif ayrımcılık ilkesi ihmal edilmektedir. Taslağın 67. Maddesi mevcut anayasanın 90. Maddesinde uluslararası sözleşmelerin anayasa karşısındaki durumuyla ilgilidir. Bu konuda da mevcut anayasanın gerisine düşülmektedir. Çünkü mevcut anayasanın 90. Maddesi uluslararası sözleşmelerle iç hukukun çelişmesi halinde uluslararası sözleşmelerin uygulanacağına amirdir. Taslağın 97. Maddesi mevcut anayasanın kamu hizmetini düzenleyen 128. Maddesine karşılık gelmektedir. Taslağın bu düzenlemesi 1982 anayasasından geri düzenlemeleri içermektedir. Çünkü mevcut anayasada kamu hizmetinin asli ve sürekli özelliği varken, mevcut taslakta kamu hizmetinin bu iki temel özelliği kaldırılarak kamu hizmetlerinin sözleşmeli personel tarafından da yerine getirilebileceği hükmüne yer verilmektedir. Sosyal devlet anlayışı açısından geriye gidişi ifade eden bir öneridir. Ayrıca, mevcut anayasanın 44. Maddesindeki toprak mülkiyeti 45. Maddesindeki tarım, hayvancılık ve bu üretim dallarında çalışanların korunması 57. Maddesindeki konut hakkı, 58. Maddesindeki gençliğin korunması, 59 Maddedeki sporun geliştirilmesi, 62. Maddedeki yabancı ülkelerde çalışan Türk vatandaşları konusu, 107. Maddedeki sanatın ve sanatçının korunması, 165. Maddedeki kamu iktisadi teşebbüslerinin denetimi, 166. Maddedeki planlama, 170. Maddesindeki orman köylüsünün korunması, 171. Maddesindeki kooperatifçiliğin geliştirilmesi, 173. Maddesindeki esnaf ve sanatkarların korunması konuları yer almamaktadır. Mevcut anayasanın 35. Maddesindeki “mülkiyet hakkının kullanılması toplum yararına aykırı olamaz” hükmü taslağın 28. Maddesinde “kamu yararı sebebiyle” sınırlanabilir şeklinde düzenlenmektedir.İkisi arasında çok önemli fark gözlenmektedir. Mevcut anayasanın 49. Maddesindeki çalışma hakkı “çalışma hakkı” olarak yer almasına karşın yeni taslakta 46. Maddede çalışma hakkı “çalışma ile ilgili esaslar” biçiminde düzenlenmektedir. Bu durumun da insan hakları bakımından (ekonomik ve sosyal haklar bakımından) kabul edilebilir bir yanı bulunmamaktadır. Ayrıca belirtmeliyiz ki mevcut anayasada yer verilmemesini istediğimiz, YÖK, Sıkıyönetim, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu, Milli Güvenlik Kurulu, Diyanet İşleri Başkanlığı, Askeri Yargı gibi kurumlar yer almaya devam etmektedir. Belirtilen nedenlerle önerilen değişikliklerin Türkiye’nin demokratik bir ülke olarak nitelendirilmesi sonucunu doğuracağını ileri sürmek olası değildir. Ancak taslağın tartışmaya açılması ve henüz AKP tarafından taslakta yapılan ya da yapılacağı ifade edilen değişikler belli olmadığı için daha ayrıntılı değerlendirmeler bu aşamada sunulamamaktadır.

Bir cevap yazın