SİLAH VE ŞİDDET İLE KÜRT SORUNU ÇÖZÜLEMEZ

KCK’ nin Ramazan ayı süresince 20 Eylül 2010 tarihine kadar eylemsizlik kararı vermiş olması, ölümlerin yaşanmayacağı duygusu biz insan hakları savunucularını umutlandırmış ve kaygılarımızı azaltmıştı.

Hakkâri’nin Aksu Köyü Bileh û Binevşan bölgesinde Devlet güçlerince yapılan operasyonlarda 9 gerillanın yaşamını yitirmesi, umutlarımızı kırmış ve kaygılarımızı arttırmıştır.

KCK’nin eylemsizlik kararına rağmen, devam eden askeri operasyonların bir sonucu olarak yaşanan ölümlerin sorumlusu hükümet ve ellerini tetikten çekmeyen Türk Silahlı Kuvvetleridir.

Başbakan eylemsizlik döneminde ölümleri durduracak tek bir söz kullanmadı. Aksine gittiği her yerde şiddeti körükleyen bir üslup kullandı. Bilinmelidir ki, bu acıları bu halka yaşatanlar, barış karşıtı olarak tarihe kara bir leke olarak geçeceklerdir.

Mevcut hükümetin Kürt halkına bayram hediyesi, 9 gencecik insanın parçalanmış bedeni oldu.

İslam alemi için kutsal sayılan Ramazan bayramının arifesinde, AKP hükümetinin Kürt sorununa ve insana bakış açısı ortaya çıkmıştır. Yaşanan bu ölümler karşısında, barışın silah ve şiddet ile sağlanamayacağını dillendirenlerin vijdanları konuşabilecek mi?

Biz insan hakları savunucuları olarak dün söylediğimiz gibi bu gün de aynı şeyi söylüyoruz.  VE DİYORUZ Kİ: Hükümet ve TSK’nin ortak kararı ile operasyonlar devam ediyor. Barışı kimlerin istemediği bizce gün gibi ortadadır.

Silah ve şiddet ile Kürt sorunu çözülemez.

Kürt sorunun çözümü, Kürtlerin halk olmaktan kaynaklanan grup haklarının, demokratik çağdaş hukuk normları çerçevesinde kabulü ile mümkündür.

Eylemsizlik kararına rağmen 9 gencecik insanı Ramazan arifesinde öldürmek, inkâr, imha ve çözümsüzlükte ısrar etmektir.

Kürtlere, Ramazan bayramını yas gününe çeviren hükümeti, bu uygulamasından dolayı kınıyor ve diyoruz ki;
Operasyonları derhal durdurun,  sorunun çözümüne dönük diyalog ve müzakere sürecini başlatın.

İHD İSTANBUL ŞUBESİ

Bir cevap yazın