BU ÜLKENİN,BU TOPRAKLARIN,BU İNSANLARIN BARIŞA İHTİYACI VAR !..

 İHD Adıyaman Şubesi - Basın Açıklaması

Değerli basın emekçileri, insan hakları savunucusu arkadaşlarımız, bu etkinliğimize destek veren sivil toplum örgüt temsilcileri,

Bu gün 1 Eylül Dünya Barış Günü. 1 Eylül günün Birleşmiş Milletlerce Dünya Barış Günü ilan edilmesinin üzerinden 26 yıl geçti. İnsanlığın yaşadığı trajedileri bir daha yaşamaması için Barış günü ilan edilen bu günü coşkuyla, geleceğe ilişkin umutla kutlamak isterdik. Ancak aradan geçen bunca yıla rağmen ne dünyada ne de ülkemizde kalıcı ve adalete dayalı bir barış sağlanabilmiş değildir.

Sadece son üç ay içinde ülkemizde şiddet ve çatışmalarda ölen insan sayısı endişe verici boyutlara ulaştı. Irak’ta, Afganistan’da, Filistin’de, Pakistan’da, Hindistan’da, Afrika ve Güney Amerika’ kıtasının birçok bölgesinde iç çatışmalar ve savaşlar devam etmekte. Her yıl on binlerce insan yaşamını yitirmekte.

Savaşın faturası sadece yaşamlarını yitirenlerle kalmamakta, geriye yine onbinlerce insanın sakat kalmasına, milyonlarca insanın yerini yurdunu terk ederek mülteci konumuna düşmesine, bir çok kadın ve çocuğun tecavüze uğramasına, birçok insanın guantunama benzeri cezaevlerinde işkenceye uğramasına neden olmaktadır.

Dünya kaynaklarının sömürülmesini amaçlayan emperyal politikalar demokrasi ve insan hakları söylemine dayanılarak uygulanmaya konuluyor. Global niteliğe bürünmüş sermaye sömürü gücünü bölgesel ve iç çatışmalarla devam ettirmekte. Uyuşmazlıkların barışçıl ve adalete dayalı çözümü yerine baskı, şiddet ve yok etmede ısrar etmekte. Irak, Filistin ve Afganistan’da olduğu gibi tüm dünyaya baskı ve sömürüye dayalı bir sistem dayatılmakta.

Başta Ortadoğu Asya ve Afrika olmak üzere önemli bir bölümünde hem dünyada, hem de ülkemizde çeşitli biçimleri ile çatışma ve savaşlar devam etmektedir. Biz insan hakları savunucuları şiddete ve silaha dayalı vahşi politikaları kabul etmiyoruz. Dünya halklarına terörle mücadele söylemi adı altında dayatılan yeni sömürü sistemini ve bu sistemin sonucu uygulanan şiddet, baskı ve saldırıları kınıyoruz. Amerika’nın Irak’ta yürüttüğü savaş ve işgal olmak üzere tüm dünyadaki saldırı ve savaşların biran önce durdurulmasını talep ediyoruz.

İHD Adıyaman Şubesi - Basın Açıklaması

Ülkemizde de 26 yılı aşkın bir süreden beri şiddetini bazen azaltan bazen de artıran bir çatışmalı bir süreç devam etmektedir. Son üç ayda çatışmalarda yaşamını yitiren insan sayısı bizleri büyük bir acı ve endişeye sevk etmektedir. Sorunları barışçıl ve adaletli çözümü yerine sadece imha ve yok etmeye dayalı politikaların bu ülkeye bir yarar getirmediği ve kalıcı bir barışı sağlamadığını görmenin zamanı gelmiştir. İnsan yaşamını sayılardan ibaret gören, ülkeye felaket ve acıdan başka hiçbir şey sağlamayan baskı ve şiddet politikalarından vazgeçilmelidir.40 bin insanımızın yaşamına mal olmuş 26 yıllık çatışma döneminin ülkede yarattığı tahribatlardan ders çıkartılmalıdır. Bu nedenle çatışmalı sürecin nedeni olan Kürt sorununun demokratik bir şekilde insan hakları ve hukukun üstünlüğüne dayalı çözümü bir zorunluluktur. Son aylarda özellikle İnegöl/Dörtyol’da somut pratiklerini gördüğümüz olaylar nazara alındığında ülkede iç barışın ciddi bir tehdit altında olduğu sorumluluk duyan herkes tarafından iyi görülmelidir. Bu nedenle 20 Eylül’e kadar süreceği ifade edilen eylemsizlik durumunun kalıcı hale çevrilmesi ve operasyonların durdurulması ile adalete ve eşitliğe dayalı kalıcı bir barışın sağlanmasının adımları atılmalıdır. Eller tetiğe bir daha dokunmamak üzere çekilmelidir. En kısa sürede toplumun bütün kesimlerini kapsayan, herkesin kendisini orada bulduğu, hak ve özgürlüklerin asıl olduğu yeni bir anayasa yapılmalı, Barışın kalıcı hale gelmesi, yaşanan olayların tekrar yaşanmaması için korkusuzca geçmişle yüzleşmeli tüm siyasi hükümlü ve tutuklular ile ülke dışındaki siyasi gruplara koşulsuz bir genel af çıkartılmalıdır.  Örgütlenme özgürlüğü önündeki engeller ortadan kaldırılarak meşru siyaset alanı genişletilmeli, demokratik katılımı ve adil temsiliyeti sağlayacak yeni bir seçim sistemi getirilmeli,  şiddet ve saldırı artık bir hak arama aracı olmaktan çıkartılmalıdır. Demokrasinin de barışın da yolu buradan geçmektedir.

İnsan hakları derneği olarak her türlü şiddet ve saldırının tekrar karşında olduğumuzu tekrar ifade eder, 1 Eylül’ün uzun yıllardır barışa ihtiyaç duyan bu topraklarda yeni bir barış sürecinin başlangıcı olmasını dileriz. 01 Eylül 2010

Savaşa ve şiddete hayır !
Yaşasın Barış !                                                                
Bijî Aşitî
                                                                       

Osman SÜZEN
İHD ADIYAMAN ŞUBE BAŞKANI

Bir cevap yazın