Malatya Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Yurdundaki Şiddet

Günlerdir İlimizde ve Türkiye’de dehşetle izlediğimiz 0-6 yaş çocuk esirgeme kurumunda yaşanan vahşet görüntüleri biz insan hakları savunucularını derinden üzmüştür. Bu görüntüler ne ilktir nede son olacaktır. Daha dün İzmir Çocuk Köyünde yaşandı aynı görüntüler. Bugün Malatya’da yaşanan bu görüntüler beklide bunların en etkileyici ve vahşi olanıydı. Sosyal devlet yapısına uymayan sağlığın ve eğitimin özeleştirilmesi, iktidarların kadrolaşma çabaları, yetkin kadroları sürgünlerle yıldırarak yerine ihale usulü ile, çocuk eğitimi hakkında hiçbir bilgisi olmayan 200 milyon maaşla insanlar işe alınıyor. Ve yapılan bu işkenceler açığa çıkınca da bu iş birkaç kişiye mal edilerek gerçek sorumluların ve sebebin üstü örtülmeye çalışılıyor. Bu şekilde olayı aklamak istiyorlar. Ama ne yazık ki bunda pek başarılı oldukları söylenemez!

Malatya’da yaşanan bu olay sanılmasın ki başka yerlerde yaşanmıyor. Aile ortamından eğitime, çocuk esirgeme kurumundan askeriyeye, sokaktan usta çırak ilişkisine, gözaltılardan cezaevlerine kadar yaşamımızın her alanında şiddet kültürü hakim olan bir toplum ortaya çıkıyor.

Bu zihniyetler mahkum edilmeden, fiziki mekanlardan eğitime kadar köklü bir değişim dönüşüm yaşanmadan bu olayların son bulmayacağı gün gibi ortadadır. Bu tür acı tablolar medya karşısında deşifre olmasa bile hayatın her alanında yaşanıyor ve yaşanacaktır.

Biz insan hakları savunucuları olarak çocukları toplumun umudu, geleceği olarak görüyoruz. Böylesi bir zihniyetle yetiştirilen çocukların sağlıksız bireyler ve sağlıksız toplum yaratacağını düşünüyoruz. Masum, savunmasız ve hiçbir şeyin farkında olmayan bu çocukların topluma ve insanlığa faydalı bireyler olması, iyi ve bilimsel bir eğitimde geçmektedir. Bu nedenle onlara şefkat ve sevgi bulacakları aile ortamları ve uzman kişilerin gözetiminde, geleceklerinin karatılmadığı bir ortamın hazırlanması için, başta yetkililer olmak üzere, toplumun tüm kesimlerinin duyarlı davranmalarını savunuyoruz. Diğer sivil toplum örgütleri gibi bizde bu konuda üzerimize düşen görev ve sorumluluklarımızı daha bir duyarlılıkla yapma çabasında olacağımızı, tüm kamuoyu ile paylaşıyor, bu tür olayların bir daha yaşanmaması için herkesi duyarlı olmaya çağırıyoruz.