Coğrafyamızda Kürt Meselesinden kaynaklı kırk yılı aşkın bir süredir devam eden güvenlikçi politikalar, savaş ve çatışmalar özgürlükleri ve demokrasiyi önemli ölçüde zayıflatmış ve toplumsal yaşamda çok büyük acıların yaşanmasına yol açmıştır. İnsan hakları savunucuları olarak yaşanan bu acılara ve ağır insan hakları ihlallerine her düzeyde tanıklık ettik. Bu ihlallerin üzerine gittiğimiz için barış karşıtlarının ve iktidarların hedefi olduk. Israrla ve inatla özgürlüklerin ve demokrasinin güçlendirilerek onurlu bir Barışın sağlanması için mücadelemizi sürdürdük.
1 Ekim 2024 tarihinden itibaren TBMM çatısı altında başlayan ve Abdullah Öcalan’ın da sürece dahil olmasıyla giderek somutlaşan görüşmeler sonucunda bugün tarihi olarak nitelendirilen ve Barışa olan umudu arttıran bir açıklama kamuoyuna yapılmıştır. Başta Kürt Halkı olmak üzere Barış özlemi duyan tüm Barış Savunucuları yapılacak açıklamayı dikkatle, heyecanla izlemişler ve Barışa olan umutlarını tazelemişlerdir. Şiddetin ve çatışmaların sona erecek olması en çok da anneleri sevindirmiştir. Şüphesiz ki, sadece şiddetin ve çatışmaların sona erecek olması Barışın inşası için yeterli olmayacaktır. Savaş ve çatışmaların tahrip ettiği hakikatin onarılması ve yaşanan ağır insan hakları ihlallerinin etkilerinin giderilmesi Barışın inşası için önemli bir çalışma alanı olacaktır. Şiddetin ve çatışmaların sağlıklı bir şekilde nihayete erebilmesi ve barış karşıtlarının olası provokasyonlarının önüne geçilmesi için devlette sürece ilişkin sorumluluk üstlendiğini kamuoyuna açıklamalıdır. Bu tarihi çağrıdan sonra tek bir canın bile burnunun kanamaması için herkesin sorumlu davranması gerektiğini bir kez daha önemle hatırlatmak isteriz.
Devletin de vakit kaybetmeden ivedilikle insan hakları temelli özgürlükleri ve hakları güvence altına alan demokrasi paketini kamuoyuna açıklamalıdır.
İnsan hakları derneği olarak, yaşanan süreci Barışın inşası için tarihi olarak gördüğümüzü ve önemsediğimizi ifade ediyoruz. Barışın inşası yanısıra geçmişle yüzleşme, hakikat ve adalet mücadelemizin süreceğini kamuoyuna duyuruyoruz.
İnsan Hakları Derneği
