Rusya, Ukrayna işgaline derhal son vermelidir! ‘Yaşamı Ateşe Vermeyin!’

Rusya ordusunun Ukrayna topraklarına yönelik 23 Şubat 2022 gecesi başlattığı saldırı ve işgal tüm insanlık için endişe vericidir. Basına yansıyan ilk görüntüler, bu savaşın sürmesi halinde yaşanacak felaketin boyutlarını şimdiden gösteriyor.

İnsanlık tarihi, savaşın başta yaşam hakkı olmak üzere, ağır insan hakları ihlallerine, büyük travmalara, ekonomik ve toplumsal yıkımlara yol açtığının örnekleriyle doludur. Savaş, ekranlarda gösterilen haritalardan ve patlama görüntülerinden ibaret değildir. Savaş; ölümdür, göçtür, açlıktır, işkence ve zulümdür. Temel hak ve özgürlüklerin rafa kaldırılması, kentlerin, kültürlerin ve ekolojinin tahribatıdır.

Savaş, sadece saldırıya uğrayan ülkede yaşayanlar için değil saldırıyı gerçekleştiren devlette yaşayanlar için de bir baskı ve şiddet aracıdır. Barıştan yana söz söylemenin bile suç sayılması, hukukun, insan haklarının rafa kaldırılmasıdır.

Biz insan hakları savunucuları, dünya üzerinde yaşayan milyonlarca insanın da bizimle aynı duyguları paylaştığına olan inancımızla, Savaşa hayır, barış hemen şimdi” diyoruz. Geçtiğimiz yüzyılda yaşanan savaş ve yıkımlardan alınan derslerle oluşturulan uluslararası mekanizmaların gelişmeler karşısındaki suskunluğuna mahkum olmadığımızı haykırıyor ve şu çağrıda bulunuyoruz:

  • Rusya, Ukrayna’ya yönelik saldırı ve işgalini derhal sonlandırmalıdır.
  • Sorunların halkların doğrudan katılımıyla, barışçıl yöntemlerle çözüme kavuşturulması sağlanmalıdır.
  • NATO ve diğer üçüncü taraf devlet ve kurumlar, Ukrayna’da yaşanan acıları istismar ederek, çatışma ve gerilim iklimini tırmandıracak, silahlanma yarışına hız kazandıracak adımlar atmaya yeltenmemelidir.
  • Başta Birleşmiş Milletler (BM) olmak üzere uluslararası mekanizmalar, varlık sebeplerine ve değerlerine uygun şekilde harekete geçip, yeni trajediler yaşanmasına engel olmalıdır.
  • Çatışmalar devam ettiği sürece tarafların, sivillerin yaşam haklarına, barınma haklarına ve altyapı ve temel ihtiyaçlara erişim hakkına özel hassasiyet gösterilmelidir.
  • Çatışma koşullarında yaşanan hak ihlallerinin izlenmesi için çaba gösteren insan hakları savunucuları ve yaşananları aktaran gazeteciler tüm taraflarca korunmalıdır.
  • Taraflar barış ve diyalog talebini dile getirenlere yönelik baskı ve şiddetten vazgeçmelidir.

 

Şairlerin diliyle;

“cenge ve cengavere hayır, ölüm kusanlara, yeryüzünü karartanlara

insan bitince başlar kavga

yaşamı ateşe vermeyin

insanlar barışa barışa…”[1]

 

TÜRKİYE İNSAN HAKLARI VAKFI   (TİHV)           

İNSAN HAKLARI DERNEĞİ (İHD)

[1] Birinci Körfez Savaşı öncesi 81 şairin birlikte kaleme aldığı “Barış İçin Dizeler” şiirinden.