SUDAN, ULUSLARARASI CEZA MAHKEMESİ KARARLARINA UYMALIDIR!

(18–21 Ağustos 2008 tarihleri arasında İstanbul’da düzenlenecek olan Türkiye-Afrika İşbirliği Zirvesi’ne Sudan Devlet Başkanı Ömer El Beşir’in katılımı hakkındadır) 

18–21 Ağustos 2008 tarihleri arasında İstanbul’da düzenlenecek Türkiye-Afrika işbirliği zirvesine Sudan Cumhurbaşkanı Ömer El Beşir’in katılacağını basından öğrenmiş bulunuyoruz.

BM raporlarına göre, Sudan’ın batısında yer alan Darfur bölgesinde 2003 yılından beri, hükümet destekli milis gücü Cancavit'ler ve kabileler arasında çıkan çatışmalarda yüzbinden fazla sivil öldürülmüş, işkence görmüş, tecavüze uğramış ve milyonlarca insan zorla yerinden edilmiş durumdadır.

Sudan, Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) kurucu statüsü olan Roma Statüsü’ne taraf olmamasına rağmen; Darfur hakkında, BM Güvenlik Konseyi’nin 2005 yılında verdiği bir kararla UCM’de soruşturma başlatılmıştır. 20 ay devam eden soruşturmanın ardından Mayıs 2007’de Ahmed Muhammed Harun (Sudan eski İçişleri Bakanı)‏ ve Ali Muhammed Ali Abdal Rahman (Ali Kushayb olarak da bilinen Cancavit lideri)‏ hakkında UCM tarafından tutuklama kararı çıkarılmıştır. Tutuklama kararları, Ağustos 2003 ve Mart 2004 tarihleri arasında Sudan Silahlı Güçleri ve Cancavitler tarafından gerçekleştirilen saldırılarda Batı Darfur’daki  Kodoom, Bindisi, Mukjar ve Arawala kasabaları ve çevresinde işlenen ve 1000 kişinin ölümüyle neticelenmiş suçlarla ilgilidir. Tutuklama kararları bugüne kadar infaz edilememiştir. Sudan hükümetinin UCM kararına uymayacağını ve UCM ile işbirliği yapmayacağını açıklaması karşısında, UCM savcısı bu konudaki raporunu ve şikayetini Aralık 2007’de BM Güvenlik Konseyi’ne sunmuştur.

14 Temmuz 2008 tarihinde, UCM savcısı Luis-Moreno Ocampo, Sudan Cumhurbaşkanı Ömer El Beşir hakkında Dafur’da soykırım, insanlığa karşı suçlar ve savaş suçu işlediği iddiası ile hazırlamış olduğu dosyayı mahkemeye sunmuş ve El Beşir hakkında tutuklama kararı çıkarılmasını talep etmiştir. Konuyla ilgili olarak mahkeme tarafından henüz bir karar verilmemiştir ve geçmiş uygulamalara bakıldığında bu kararın 1 ile 3 aylık süre zarfında verildiği görülmektedir.

Sudan, Savcılık makamının başvurusunun ardından, UCM’yi hiçbir şekilde tanımadığını, mahkeme ile işbirliği yapmayacağını açıklamıştır. Mahkeme önünde devam eden dosyada hakkında tutuklama kararı çıkarılan Ahmed Harun tutuklanmadığı gibi, halen Sudan’da “İnsani İşler Bakanı” olarak görev yapmaya devam etmektedir. Sudan hükümetinin tutuklama kararlarını uygulamayacağını açıklaması ve UCM ile işbirliği yapmaya yanaşmaması; dünyada soykırım, insanlığa karşı suç ve savaş suçlarının önlenmesi, bu ağır suçların faillerinin cezasız kalmaması konusunda yürütülen çabalar önünde çok ciddi bir engeldir.

Uluslararası Ceza Mahkemesi Koalisyonu olarak, Darfur’da yıllardır devam eden ve on binlerce insanın en temel hakkı olan yaşama hakkını elinden alan bu trajedinin son bulmasını istiyoruz. Dünya üzerinde uluslararası adaletin sağlanması ve cezasızlığın son bulması konusunda önemli bir kilometre taşı olan Uluslararası Ceza Mahkemesi kararlarının uygulanması konusunda Türk hükümetinin aktif çaba harcaması ve dış politikasını bunu gözeterek şekillendirmesi gereğine inanıyoruz. Türkiye’de gerçekleşecek Türkiye-Afrika İşbirliği Zirvesinde;

a) Uluslararası toplantılarda her fırsatta Darfur sorununu dile getiren Sayın Cumhurbaşkanı, Sayın Başbakan ve yetkililer tarafından Tutuklama kararlarını yerine getirip, hakkında tutuklama kararı çıkarılan kişileri UCM’ye teslim etmesi konusunda Sudan Devlet Başkanı’na ve Sudan Hükümeti’ne gerekli telkin ve tavsiyelerde bulunulmasını,
b) Uluslararası alanda yapılacak işbirliklerinde vicdani ve hukuki sorumlulukların altının çizilmesini ve UCM kararlarının uygulanması konusunda çaba harcanmasını,
c) Uluslararası adaletin sağlanması ve insanlık vicdanını derinden etkilemiş vahim suçlarda cezasızlığın son bulması için Türkiye’nin Uluslararası Ceza Mahkemesi kurucu anlaşması olan Roma Statüsü’nün onaylamasını ve mahkemenin yargı yetkisini tanımasını talep ediyoruz. 12.08.2008

Uluslararası Ceza Mahkemesi Koalisyonu Üyeleri 

Başkent Kadın Platformu
Diyarbakır Barosu
Helsinki Yurttaşlar Derneği
İnsan Hakları Derneği
İnsan Hakları Araştırmaları Derneği
İnsan Hakları Gündemi Derneği
MAZLUMDER
İzmir Kadın Dayanışma Derneği
Sarmaşık Yoksullukla Mücadele ve Sürdürülebilir kalkınma Derneği
Toplum ve Hukuk Araştırmaları Vakfı
Toplumsal Olayları Araştırma ve Yüzleşme Derneği
Türkiye İnsan Hakları Vakfı
Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi


Uluslararası Ceza Mahkemesi
Arka Plan Bilgisi

Birleşmiş Milletler tarafından 17 Temmuz 1998 yılında Roma’da gerçekleştirilen bir konferansta kabul edilen Roma Statüsü ile Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin oluşturulması süreci başlatılmıştır. Nürnberg, Eski Yugoslavya ve Ruanda gibi belirli olaylar sonucunda sadece o vaka ile ilgili kurulan mahkemelerden farklı olarak, dünyadaki ilk kalıcı ceza mahkemesi olma niteliğine sahip olan Uluslararası Ceza Mahkemesi, 1 Temmuz 2002 tarihinde gerekli sayıdaki onayın tamamlanmasıyla yürürlüğe girmiştir.

Merkezi Hollanda’nın Lahey kentinde olan UCM’ye bugüne kadar dünya üzerindeki ülkelerin yarıdan fazlası taraf olmuş ve son olarak Japonya’nın katılımıyla Roma Statüsü’ne taraf olup, UCM’nin yargı yetkisini kabul eden ülke sayısı 108’e ulaşmıştır. Türkiye, henüz Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne taraf değildir ve mahkemenin kurucu anlaşması olan Roma Statüsü’nü onaylamamıştır.

UCM sadece soykırım, insanlığa karşı suçlar, savaş suçları ve saldırı suçları konusunda soruşturma ve yargılama yetkisine sahiptir. UCM’nin 18 yaşından küçükler dışında herkesi yargılama yetkisi vardır. Devlet başkanları ya da üst düzey yetkililerin UCM kapsamında dokunulmazlıkları bulunmamaktadır.

Mahkeme, kuruluş tarihi olan 01 Temmuz 2002 tarihinden sonraki suçlar için yargılama yapamaz. 01 Temmuz 2002’den sonra mahkemeye taraf olan devletler için yargı yetkisi, UCM’ye taraf oldukları tarihten sonra başlar.  UCM, devletleri değil, bireyleri yargılar ve ulusal yargı yetkisini tamamlayıcı niteliktedir. Yani eğer taraf devlet, kendi ülkesinde UCM yargılama yetkisine giren suçla ilgili etkili bir kovuşturma başlatmışsa, UCM devreye girmez.

UCM’nin bir kişiyi yargılayabilmesi için aşağıdaki koşullardan birinin gerçekleşmesi gerekir:
a) Suçun UCM’ye taraf olan bir devlet toprağında işlenmesi
b) Suçun UCM’ye taraf bir devlet vatandaşı tarafından işlenmesi
c) UCM’ye taraf olmasa bir devlet bir suç için UCM yetkisini tanıdığını beyan etmesi
d) BM Güvenlik Konseyi tarafından UCM’ye gönderilmesi kararı verilmesi

UCM’de, Darfur-Sudan, Uganda, Demokratik Kongo Cumhuriyeti ve Orta Afrika Cumhuriyeti olmak dava ve soruşturma aşamasında olan dört adet dosya bulunmaktadır.

Uluslararası Ceza Mahkemesi Koalisyonu; Türkiye’de ve dünyada soykırım, insanlığa karşı suçlar ve savaş suçlarının işlenmemesi, etkin soruşturma ve kovuşturmanın sağlanması, cezasızlığın sona ermesi ve hukukun üstünlüğünün tam ve etkili bir biçimde sağlanması için Türkiye’nin UCM’yi kuran Roma Statüsü’ne  taraf olmasını sağlamak amacıyla bir araya gelmiş sivil toplum kuruluşlarından oluşmaktadır. UCM Koalisyonu, yasama ve yürütme organlarının Roma Statüsüne taraf olunması konusunda ikna edilmesini sağlayacak araç ve yöntemleri bir araya getirerek ulusal ve uluslararası kamuoyu baskısı oluşturmak için çalışma ve kampanyalar yürütmektedir.

Ayrıntılı bilgi için: 
Uluslararası Ceza Mahkemesi Koalisyonu
www.ucmk.org.tr
0.312.468 84 60

 

Bir cevap yazın