Yasaklarınız, Gözaltılarınız Hakikat Arayışımızı Engelleyemez

Kamuoyunda Cumartesi Anneleri olarak bilinen Gözaltında Kaybedilenlerin Yakınları; Kürt Sorununun inkarı ve güvenlikçi politikalarda ısrar eden politik tercihler nedeniyle devlet içerisinde oluşturulan ve varlığı uzun süre inkar edilen karanlık yapılanmaların ve oluşumların muhalif ve politik kimliği olan kişileri evlerinden yakınlarının yanından gözaltına almaları ve sonrasında kendilerinden bir daha haber alınamaması üzerine ortaya çıkan; kaybedilenlerin aileleri tarafından 27 Mayıs 1995 yılında Galatasaray Lisesi önünde başlatılan ve o günden bu güne 958 haftadır, 28 yılı aşkın bir süredir devam eden Kayıplara Karşı Adalet ve Hakikat talep eden bir İnsan Hakları Mücadelesidir.

“Kayıplar Bulunsun Failler Yargılansın” meşru talebiyle uzun süredir devam eden Cumartesi oturmaları halkın her kesiminden destek görmüş ve bu meşru talep herkesin talebi haline gelmiştir. Bu genel kabul durumu ile eş zamanlı olarak dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan 2011 yılında Cumartesi annelerinden oluşan ve aralarında 1980 Askeri Darbe döneminde kaybedilen Cemil Kırbayır’ın annesi Berfo Ana’nın da bulunduğu heyete “bu sorunu çözeceğini, kayıpların bulunması ve faillerinin yargılanmasını sağlayacağı” sözünü vermiştir. Aradan geçen zaman içerinde Berfo Ana Cemil’inin kemiklerine sarılamadan 2013 yılında hayatını kaybetti, kayıpların dosyaları da birer birer zamanaşımı gerekçesiyle düşürülmeye başlandı.

Kayıp Yakınlarının 700. Hafta oturması 25 Ağustos 2018 tarihinde dönemin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun talimatıyla Beyoğlu Kaymakamlığınca yasaklandı. Kayıp Yakınları ve avukatlarının açtığı davalar sonucunda; Anayasa Mahkemesi “Anayasa’nın 34. maddesinde düzenlenen toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının ihlal edildiğine hükmetti.” Ve Kaymakamlığı tazminat ödemeye mahkûm etti.  Bu kararla birlikte Kayıp Yakınları tekrar 940. Haftandan itibaren Galatasaray Lisesi önünde oturma eylemlerini sürdürmek istemiş ve aradan geçen 18.hafta boyunca, ters kelepçe, polis şiddeti, uzun süre aşırı sıcak gözaltı araçlarında bekletilme vb. hak ihlalleri ile gözaltına alınmaya devam edilmişlerdir. 28 yıldır İnsan hakları derneği “Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyonu” tarafından desteklenen ve sürdürülen hakikat ve adalet arayışının yasaklar ve gözaltılarla engellenmesi üzerine İnsan Hakları Derneği MYK sı aldığı kararla yasaklar ve gözaltına almalar sürdükçe şubelerinin bulunduğu tüm illerde her cumartesi aynı saatte destek ve dayanışma açıklamaları yapma kararı almış ve kamuoyuna duyurmuştur.

  1. ve 957. Haftalarda İHD Dersim şube yöneticileri ve üyelerimiz ile Galatasaray Lisesi önüne gelmek isteyen kayıp yakınları gözaltına alınmaya devam edilmiştir. 958. Hafta öncesi Adana ve Van Valilikleri 5 Ağustos 2023 Cumartesi gününü kapsayan eylem ve etkinlik yasağı kararını almışlardır. Anayasa Mahkemesinin kararını tanımayan Beyoğlu Kaymakamlığına özenerek; Adana ve Van Valilikleri de “hukukun ve Anayasanın temel kuralı olan özgürlüklerin esas yasakların istisna olması kuralını” ihlal ederek kentleri genelinde eylem ve etkinlikleri yasaklama kararı almışlardır. İçişleri Bakanı değişmiş ancak yasakçı anlayış değişmeden kalmıştır. Van ve Adana Valiliklerinin kentlerinde İHD Şubelerimizin önceden kamuoyuna duyurduğu Gözaltında Kayıp Yakınlarıyla dayanışma açıklaması dışında hangi güvenlik ve istihbarat bilgisi ile bu kararı aldıklarını kamuoyuna açıklamalarını bekliyoruz.

14 Mayıs Genel Seçimleri sonrası yeni bakanların atandığı 4 Haziran 2023 tarihinden bugüne İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın makamından yaşanan gözaltılar ve insan hakları ortamı ile ilgili görüşme yapmak talebiyle iki kez yazılı başvuru genel merkezimiz tarafından yapılmış ancak tarafımıza geri dönüş yapılmamıştır.

5 Ağustos 2023 tarihinde Beyoğlu Kaymakamlığı, Adana ve Van Valiliklerinin verdiği yasaklama kararları sonrası Van’da İHD şubemizin yapmak istediği açıklama şube binamızın sabah saatlerinden itibaren polis ve özel harekât ekiplerince ablukaya alınması nedeniyle şube bina giriş kapısında yapılabilmiş, basın ve vatandaşların açıklamayı izlemesine izin verilmemiştir.

Adana’da İHD şube üyelerimiz ve yöneticilerimizin yapmak istediği açıklamaya müdahale edilmiş aralarında Şube Eş başkanlarımız, MYK üyelerimiz ve önceki dönem Adana Baro başkanının da aralarında bulunduğu tespit edilebilen 18 kişi yerlerde sürüklenerek tartaklanarak işkenceyle gözaltına alınmıştır.

Beyoğlu Kaymakamlığının yasak kararı ile de Galatasaray Lisesi önünde yapılmak istenen açıklamaya müdahale edilmiş ve ilk tespitlerimize göre İHD genel başkanı Eren Keskin’inde aralarında bulunduğu 27 kişi gözaltına alınmıştır. Gözaltına alınan arkadaşlarımızın derhal serbest bırakılmalarını, sağlık ve güvenlik durumları hakkında ivedi olarak açıklama yapılmasını talep ediyoruz.

Tüm yetkililere bir kez daha hatırlatıyoruz;

Cumartesi Annelerinin 28 yılı aşkın bir zamandır haklı ve meşru yöntemlerle sürdürdüğü; devlet güçlerince kaybedilen yakınlarının bulunması ve faillerinin yargılanması talebini yersiz şekilde yasaklayarak engelleyemezsiniz. Dönemin Başbakanı ve şimdinin Cumhurbaşkanının kayıp yakınlarına verdiği sözün gereğini yerine getirin ve bu sözün verildiği 2011 yılından bu yana kayıplar konusunda hangi iş ve işlemleri yaptığınızı kamuoyuna açıklayın.

Cumartesi Annelerinin anayasa mahkemesince de verilen kararla en temel hakları olan toplanma, gösteri ve basın açıklaması yapma haklarını yasaklayan ve gözaltı yoluyla engelleyen Valiler, Kaymakamlar, emniyet amirleri hakkında derhal gerekli işlemleri başlatın.

Cumhuriyetin kuruluşunun100.yılında yüz yılda devlet arşivlerindeki gözaltında kayıp vakalarını kamuoyu ile paylaşın, konu ile ilgili Hakikat, Adalet, Yüzleşme ve Onarıcı Adalet Mekanizmalarını kurarak gözaltında kayıpların bir daha asla olmayacağı tedbirleri alın.

Birleşmiş Milletler “Bütün Kişilerin Zorla Kaybedilmeden Korunmasına Dair Uluslararası Sözleşmesine” derhal taraf olun ve Türk Ceza Kanunu’nda Gözaltında Zorla Kaybedilmeyi İnsanlığa Karşı İşlenmiş Suç olarak tanımlayarak Zamanaşımından muaf tutacak düzenlemeleri yapın. Bir insanın Gözaltında kaybedilmesi ülkede yaşayan tüm yurttaşları aynı tehlike ile karşı karşıya bırakır.

Cumartesi Annelerinin haklı ve meşru olan taleplerinin yanında olduğumuzu, Gözaltında Kaybedilenler bulununcaya failleri yargılanıncaya kadar Hakikat ve Adalet arayışımızın süreceğini kamuoyuna duyuruyoruz.

 

İNSAN HAKLARI DERNEĞİ